Queer Screen Film Festivali 26. yılında!
Duyuru Listesine Geri Dön
2013 yılından bu yana Sidney’de yaşayan LGBTİ+’ları kuir yapımlar ile buluşturan Queer Screen Film Festivali 18-22 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek.
18 Eylül Çarşamba günü başlayacak olan festivalin açılış filmi Céline Sciamma'nın yönettiği, Cannes’dan Kuir Palmiye ödülüyle dönen Portrait of a Lady on Fire olacak. 1760 yılında geçen film, manastırdan ayrılan ve gönülsüzce evlenmek üzere olan Héloïse’in düğün portresini ondan habersizce yapmakla görevlendirilen Marianne’in hikayesini anlatıyor.
Programda
ne var?
19 Eylül Perşembe günü ise festivalde yer alacak filmler Pain
and Glory, A Luv Tale: The Series ve Nevrland olacak.
Pedro Almodóvar tarafından yazılıp yönetilen Pain
and Glory’nin başrollerinde Penélope Cruz ve Antonio Banderas yer
alıyor. Film Salvador Mallo isimli, gençlik günlerini geride bırakmış deneyimli
bir yönetmenin, geçmişinden bu yana aldığı kararları ve hayatında iz bırakan
anları konu alıyor. İspanya yapımı olan film Antonio Banderas’a Cannes’dan En
İyi Erkek Oyuncu ödülü kazandırdı.
6 bölümden oluşan mini televizyon serisi olan A Luv
Tale: The Series, Harlem'de yaşayan Taylor, Candice, Aklia ve Tammy’nin
hayatını anlatıyor.
Simon Frühwirth ve Paul Forman’ın başrollerinde yer aldığı,
Gregor Schmidinger tarafından yönetilen Nevrland; anksiyete ile yaşaması nedeniyle sosyal hayatında sorunlar
yaşayan Jakob’un sanal yollarla Kristjan ile tanışmasını konu alıyor.
20 Eylül Cuma günü ilk olarak, cinsel ilişkilerde kader ve
şansın rolünü konu alan End of the Century ekrana gelecek. Frameline Film Festival’inde Jüri Birinci Özel Ödülü’nün kazanan
filmin ardından Same But Different: A True New Zealand Love Story gösterilecek.
Filmin hikayesi, yazar ve yönetmen Nikki Si'ulepa ile yapımcı Rachel Aneta
Wills arasındaki gerçek aşk hikayesini anlatıyor. Günün son programında ise Gay
Shorts başlığı altında eşcinsel erkekleri konu alan kısa filmlere ver
verilecek.
21 Eylül Cumartesi gününün ilk filmi, Laurie Lynd'in yönettiği Kanada yapımı
bir belgesel filmi olan Killing Patient Zero. Film, Patient
Zero olarak hitap eden bir uçuş görevlisi olan Gaëtan Dugas’ın hayatını konu
alıyor. Hemen ardından ekrana gelecek olan You
Don't Nomi, Paul Verhoeven’un 1995 yapımı filmi olan Showgirls’ün arşiv görüntülerinin ve röportajlarının yer aldığı bir
belgesel. Program gerçek bir hikayeden ilham alan Vita & Virginia ile devam edecek. 2018 yapımı olan film, edebiyat
tarihinin en başarılı yazarlarından biri olan Virginia Woolf ile aristokrat
Vita Sackville-West arasındaki tutkulu ilişkiyi anlatıyor. Günün son filmi, Joe
Eszterhas tarafından yazılan ve yönetmenliği Paul Verhoeven’ın yaptığı erotik
bir drama filmi olan Showgirls.
22 Eylül Pazar, festivalin son gününde ise ekrana 3 film
gelecek. Günün ilk filmi, eşcinsel bir trans erkek olan 30 yaşındaki Freddy’nin
kendi ailesini kurmak istemesi üzerine yaşadığı zorlukları anlatan Seahorse
olacak. Hemen ardından lezbiyen hikayelerine yer verilen kısa
filmlerden oluşan bir gösterim yer alacak. Günün ve festivalin son filmi ise,
İngiltere yapımı Benjamin olacak. Yönetmenlik kariyerinin başında
olan Benjamin'in, Noah isimli Fransız bir müzisyenle tanışmasıyla hayatının
bambaşka bir hal almasını konu alıyor.